Küçük Deniz Kızı

Bir zamanlar okyanusun birinde masmavi yunuslar, kocaman balinalar ve çeşit çeşit sevimli canlılar yaşarmış.

Bu okyanustan derinlere doğru inildikçe büyük bir yaşam alanı ortaya çıkıyormuş.

Burada deniz kızları ve deniz adamları yaşıyormuş.

Küçük deniz kızının büyükannesi, Kral babası ve 6 ablası varmış.

Burada yaşayan küçük deniz kızı insanları ve suyun dışındaki yaşamı hiç görmemiş.

Babaannesinin anlattığı ve ablalarının anlattığı ona yeterli gelmiyormuş.

Kral babası ona ablaları gibi yetişkin bir birey olana kadar buradan çıkamazsın, büyüdüğün zaman tacınıda başına taktığın zaman buradan çıkabilirsin demiş.

Çünkü insanlar çok kötü, denizleri kirletiyorlar, balıkları öldürüyorlar, bize zarar veriyorlar demiş.

Fakat küçük deniz kızı buradan çıkıp su üstünü görmeyi çok istiyormuş.

Düşünmüş ve bir yol bulmuş.

Balinanın yanına gidip ona durumu anlatmış ama balina da kraldan korktuğu için deniz kızının isteğini kabul etmemiş.

Küçük deniz kızının çaresiz kaldığını gören balina üzülmüş ve küçük deniz kızına yardım edeceğini söylemiş.

Deniz kızını ağzına almış ve dışarı çıkarmak üzere yola çıkmış ve güvenlikler balinaya izin vermiş.

Baline su yüzeyine çıkınca  ağzını açmış ve küçük deniz kızını dışarı bırakmış.

Yunusta deniz kızının yanındaymış, su üzerine çıkan deniz kızı bir şey görmüş aaaa bu gemi değil mi demiş.

Gemiden çok güzel flüt sesi geliyormuş, padişah oğlu Prens için gemide doğum günü partisi düzenlemiş, buraya prenses adayları gelmiş, çünkü oğlunu evlendirecekmiş.

Küçük deniz kızı flüt sesine doğru yüzmeye başlamış.

Yunus ona gitme demiş orası çok tehlikeli ama deniz kızı onu duymamış.

Prenses flüt çalarken deniz kızı da kayaların üstüne çıkıp güzel sesiyle şarkı söylemeye başlamış.

Prens bu sesin nereden geldiğini görememiş ama çok güzel bir sesmiş adeta aşık olmuş.

Prens tam deniz kızını görecekmiş ki yunus onu uyarmış ve deniz kızı suya dalıvermiş.

Okyanusun altında yaşayan  deniz cadısıda cam fanustan suyun üstünde olanları izliyormuş.

Cadı sonunda deniz kızı ortaya çıktı demiş.

Şimdi büyük bir fırtına çıkartıp onlara zarar vereceğim demiş.

Cadı büyü yaparak  denizde büyük bir dalga, rüzgar ve fırtına çıkarmış.

Prensin gemisi batmaya başlamış.

Deniz kızı, yunus’a geri dönüp onları kurtarmalıyız demiş.

Deniz kızı okyanusun dibine doğru batmakta olan flüt’ü görmüş ve onu almış.

Prensinde suyun dibine battığını gören deniz kızı onuda kurtarmış.

Prensi kumsalın üstüne bırakmış ve prens lütfen kendine gel demiş ve prens gözlerini açmaya başlamış.

O sırada köpeğin sesini duyan deniz kızı oradan uzaklaşarak evine doğru gitmiş.

Prensin yanına gelen adamları ve evleneceği kadına beni bir deniz kızı kurtardı demiş.

Küçük deniz kızı odasında flütle yatarken babası yanına gelmiş ve flütü görmüş.

Bunun insanlara ait olduğunu anlamış ve  Kral, kızına insanlarla görüşmemesini söylemiş ama deniz kızı eğer ben onu kurtarmasaydım ölürdü demiş.

Kral bundan sonra buradan ayrılmanın yasak olduğunu kızına söylemiş.

Küçük deniz kızı prensi düşünmeden duramıyormuş.

Deniz cadısının yanına gidip ondan yardım istemiş.

Cadı sana yardım ederim demiş ama senden bir isteğim var demiş.

Eğer sesini bana verirsen seni insan yaparım demiş.

Küçük deniz kızı ama ben sesim olmadan ne yaparım demiş çaresiz cadının teklifini kabul etmiş.

Sana bir iksir yapacağım bu iksiri içtiğinde insan olacaksın ama unutma 3 gün içinde prensi kendine aşık edemezsen tekrar deniz kızı olacaksın ve bir daha prensi göremeyeceksin demiş.

Küçük deniz kızı iksiri içmiş ve yunusla birlikte su yüzeyine doğru yüzmeye başlamış.

Belinden aşağısı balık olan deniz kızının ayakları çıkmaya başlamış ve insan olmuş.

Prens balkondan geminin enkazına bakarken küçük deniz kızını görmüş.

Onun yanına gitmiş ve beni kurtaran sendin değil mi demiş ama deniz kızının sesi çıkmamış.

Evet anlamında kafasını sallamış deniz kızı ve flütü prense uzatmış.

Prens benim gördüğüm kızın hem sesi güzel hem de onun deniz kızı olduğunu düşünüyorum demiş.

Sesi çıkmayan deniz kızına yine de yardım etmiş ve onu sarayına götürmüş.

Deniz kızı sesi çıkmadığı için onu kurtaranın kendisi olduğunu ikna edememiş.

Prens belki de hayal gördüğünü ve böyle birinin olmadığını düşünmüş.

Küçük deniz kızı üçüncü günündeymiş.

Kraliçenin sözleri aklına gelmiş eğer 3 gün içinde Prens sana aşık olmazsa onu bir daha göremeyeceksin dediğini hatırlamış.

Çaresizce ağlarken sudan önce babaannesi sonra ablaları ve sonra da Kral babası çıkmış.

Babaannesi sana yardım etmeye geldik demiş.

Küçük deniz kızı nasıl yardım edeceklerini anlamamış.

Kral babası her şeyin kural olmadığını, sevgiye hiçbir şey engel olamayacağını anlamış ve kızının mutsuz olmasına üzülmüş, babaannesinin elinde duran deniz kabuğuna Kral asası ile sihir yapmış ve deniz kabuğunun içindeki küçük deniz kızının sesi tekrar kendisine geri gelmiş.

Deniz kızı yunusu da yanına alarak prensin bulunduğu gemiye doğru gitmişler.

Prens ve evleneceği kız nikah masasına doğru yürürken birden Prens o sesi tekrar duymuş.

Deniz kızı şarkı söylüyormuş.

Prens hemen suya atlayarak deniz kızının yanına gelmiş ve sen olduğunu biliyordum demiş.

Deniz kızı ve prens evlenmişler, çok mutlu olmuşlar.

Deniz kızı artık hayatına insan olarak devam etmiş.

Onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine.